Ülkemiz, Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen ve 10 ilimizi yerle bir eden deprem felaketinin yaralarını sarmaya çalışırken, İGA İstanbul Havalimanı dünyanın dört bir yanından ulaştırılan yardımların lojistik merkezi oldu.
Farklı coğrafyalardan gelen ulusal ve uluslararası kurtarma ekipleri ve gönderilen ekipmanlar için İGA İstanbul Havalimanı, ulaşım ve ulaştırmada küresel aktarma merkezi görevi üstlendi.
56 Ülkeden 6.479 Personel Sahada
Felaketin yaralarını sarabilmek için uluslararası bir seferberlik harekâtına dönüşen yardım çalışmaları doğrultusunda İGA İstanbul Havalimanı, söz konusu deprem yardımlarını AFAD’ın koordinasyonu altında afet bölgelerine sevk ederek ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor.
Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki depremin ardından ise 75 ülkenin arama kurtarma ekipleriyle beraber sahada olduğu açıklandı. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı’nın verdiği bilgilere göre, şu ana kadar 95 ülkenin ve 16 uluslararası kuruluşun da Türkiye’deki afet felaketi için yardım teklifinde bulunurken, 56 ülkeden 6 bin 479 personelin de sahada olduğu bildirildi.
İGA insani yardım aktarma merkezi görevi görüyor
Deprem bölgesi için uluslararası yardımı da içeren dördüncü seviye alarm ilan edilmesinin ardından, Azerbaycan, Çin, İspanya, İtalya, Yunanistan, Singapur, Kuzey Makedonya, Rusya ve Japonya gibi bir çok farklı ülkenin afet bölgelerine ve depremzedelere gönderilmek üzere yolladığı insani yardım İGA İstanbul Havalimanı’na ulaştırıldı.
Türkiye’nin son yüzyılın en yıkıcı ve en şiddetli iki büyük depremi arasında gösterilen çok büyük bir felaketi art arda yaşadığını dile getiren İGA İstanbul Havalimanı CEO’su Kadri Samsunlu, asrın felaketi şeklinde nitelendirebilecek bu acı tecrübede hızla organize olunduğu kadar yurt dışından gelen yardımların da ülkemize umut olduğunu ifade etti.“Havalimanımız böylesi bir afet döneminde ülkemiz için adeta bir yaşam koridoru görevi üstlendi. Gerek yakın coğrafyamızdan gerekse dünyanın dört bir yanından buraya ulaştırılan destekler Türkiye’mizin yalnız olmadığını bizlere gösterirken, iyiliğin dilinin aslında bir olduğunu da hep birlikte tecrübe etmiş olduk. Bu vesileyle bizlere yardım elini uzatan tüm ülkelere çok teşekkür ediyorum” diyen Samsunlu, en büyük temennilerinin ise Türkiye’nin ve dünyanın bir daha böylesine büyük acılar yaşamaması olduğunu dile getirdi.