2023’te havacılık hakkında yazmanın bir özelliği de bir havayolu şirketinin sürdürülebilir havacılık yakıtı kullanarak yaptığı ilk uçuşla ilgili sürekli haber akışıydı. Herkesin motorların %50’ye kadar yenilenebilir yakıt karışımıyla çalışabileceğini bildiği göz önüne alındığında, uçuşlar çığır açan bir ilerlemeden çok halkla ilişkilerle ilgili görünüyordu.
Bu yıl, sektörün 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine yaklaşmak için havacılığın karşı karşıya olduğu gerçek zorluk olan sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) üretiminin geliştirilmesine çok daha fazla odaklanılıyor. Havacılık yakıtı üretmek hiçbir havayolunun stratejik planında yer almıyor, ancak bunu yapabilecek kişilerle işbirliği yapabilir ve mevcut olduğunda SAF satın almak için taahhütte bulunabilirler.
Fiji’de SAF üretiminin fizibilitesini değerlendirmek üzere dün Fiji Sugar Corporation (FSC) ve Lee Enterprises Consulting (LEC) ile yenilikçi bir işbirliği yaptığını duyuran Fiji Airways de bu havayollarından biri. Fiji Airways ve Fiji Link’in sadece 21 uçağa sahip olduğu göz önüne alındığında, bu, bir havayolunun boyundan büyük işlere kalkışmasının harika bir örneğidir ve daha büyük taşıyıcıların SAF mevcudiyetindeki gelişme eksikliğinden yakınmak yerine dikkate alması gereken bir girişimdir.
Asya Kalkınma Bankası tarafından finanse edilen çalışma, Fiji’de kapsamlı bir SAF üretim ve kullanım tedarik zinciri kurmanın fizibilitesini değerlendirmeyi amaçlıyor. Bu model, mevcut yerel tarımsal kaynakların, uluslararası son teknoloji uzmanlığın ve ulusal havayolu şirketi Fiji Airways’in deneyim ve bilgisinin kullanılmasını kapsıyor.
Şeker kamışı ve atık ürünlerinin etanol üretimine girdi olarak kullanımını ve daha sonra SAF’a işlenebilecek ek enerji kaynaklarını değerlendirecektir. Hammadde tedariki tüm SAF üreticilerinin karşılaşacağı önemli zorluklardan biridir ve bu grup melas, şeker, küspe ve biyokütlenin potansiyel kaynaklar olarak kullanımını değerlendirmektedir.
Fiji Link, ağırlıklı olarak kısa mesafeli ada turlarında ATR 42/72 ve De Havilland Twin Otter turbopropları işletmektedir; bu da geliştirilmekte olan hibrid elektrik teknolojisinin geleneksel jet yakıtının yerini alabileceği anlamına gelmektedir. Bununla birlikte, Fiji Airways’in Boeing 737’ler ve Airbus A350’ler ve A330’lar kullandığı orta ve uzun mesafeli hizmetlerinde, SAF şu anda karbon emisyonlarını önemli ölçüde azaltan mevcut tek çözümdür.
kaynakça: simpleflying.com