Havacılık sektörü sürdürülebilirlik konusunda hız kazanıyor. 2050 yılına kadar net sıfır emisyon taahhüdünün hızla daha keskin bir şekilde odak noktası haline geldiği düşünüldüğünde bu tam zamanında gerçekleşti. AirAsia ve Airbus bu hedefe ulaşma konusunda sıkı bir işbirliği içinde ve geçtiğimiz hafta ASEAN (Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği) bölgesindeki sürdürülebilirlik girişimlerine yönelik araştırmaları ilerletmek üzere yeni bir ortaklık kurduklarını duyurdular.
AirAsia, geçtiğimiz hafta Endonezya’da düzenlenen Bali Uluslararası Havacılık Fuarı’nda Airbus ile olan uzun vadeli ilişkisinde yeni bir gelişmeyi duyurdu. İkili, Güneydoğu Asya’da alternatif hammadde ve teknolojiler kullanarak sürdürülebilir havacılık yakıtının (SAF) merkezi olmayan üretimini araştırmak üzere bir işbirliği kurmak için bir Mutabakat Anlaşması (MoU) imzaladı.
AirAsia ve Airbus ortaklığı, bölgedeki SAF kullanılabilirliğini artırmak için gelecek vaat eden projelerin ticari gelişimini destekleyen fırsatları ortaya çıkarmaya çalışacak. Ayrıca AirAsia’nın yakıt verimliliği programından ve Airbus’ın havacılık, uzay ve ilgili hizmetlerdeki küresel liderliğinden yararlanarak CO2 emisyonlarını azaltmak için hava trafik yönetimini (ATM) iyileştirmeyi araştıracaklar.
AirAsia, alternatif hammadde ve teknolojilerden üretilen SAF’ın fizibilitesinin yanı sıra Airbus inovasyon ekipleri tarafından desteklenen çığır açan ATM girişimlerini test etmek için ASEAN’da Airbus’ın önemli bir ortağı olacak. Bu çabanın arkasında ana şirket Capital A bulunuyor ve Sürdürülebilirlikten Sorumlu Başkan Yap Mun Ching, beş ASEAN ülkesinde faaliyet gösteren bölgesel bir taşıyıcı olarak AirAsia’nın Airbus’ın teknolojik uzmanlığını tamamlamak üzere bölgeye benzersiz bir operasyonel deneyim getirdiğini söyledi.
Daha fazla havayolu şirketi ve OEM’in uygulanabilir bir SAF endüstrisi geliştirmek için uzmanlıklarını ve kaynaklarını kullandığını görmek cesaret verici olsa da, yenilenebilir yakıtlarla ilgili kullanılabilirlik ve maliyet sorunları henüz çözülmüş değil. Kısa vadede en etkili çözüm, Airbus A320neo Ailesi gibi daha fazla yeni nesil uçağı devreye sokarak yakıt tüketimini ve emisyonları azaltmaktır.
kaynakça: simpleflying.com